Cumhurbaşkanı Erdoğan: Depremzedeleri Allah’ın müsaadesiyle yine ayağa kaldıracağız

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Biz, hiçbir depremzedemizi bunların insafına terk edecek, ortada bırakacak değiliz. Şartlar ne olursa olsun biz devletimizle, AFAD'ımızla tüm depremzedelerimizi Allah'ın izniyle yeniden ayağa kaldıracağız." dedi.

Erdoğan, Trabzon Caddesi'nde bir araya geldiği Kahramanmaraşlılara hitap etti.

Meclis'te Cumhur İttifakı olarak 322 sandalye ile çoğunluğu elde ettiklerini anımsatan Erdoğan, "Cumhurbaşkanlığı seçimi ise en yakın rakibimize, dün açıklanan resmi sonuçlara göre 2 milyon 539 bine yakın fark atmamıza rağmen ikinci tura kaldı. Kahramanmaraş'ın 28 Mayıs'ta da iradesine sahip çıkarak, en yüksek katılımla sandığa gideceğine ve tercihini çok daha yüksek oranla bizden yana yapacağına inanıyorum. Türkiye Yüzyılı destanını sizinle birlikte yazacak, deprem sonrası Kahramanmaraş'ın yükselişini sizinle birlikte gerçekleştireceğiz." diye konuştu.

"Bahar şarkıları söyleyen diller hakarete ve tehdide döndü"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Biz ülkemizi güçlendirme, deprem bölgesindeki şehirlerimizi ayağa kaldırma çalışmaları yürütürken, birileri buralarda turistik gezi yapıp, resim çektirip gidiyordu. Deprem bölgesindeki vatandaşlarımızın, sandıktaki tercihleri de tabii olarak bu tabloya uygun şekilde gerçekleşti. Daha seçim gecesinden başlayarak kalp yapan eller yumruğa, bahar şarkıları söyleyen diller hakarete ve tehdide döndü." ifadelerini kullandı.

"Bu bay bay Kemal, Kandil'den talimat almıyor mu? Onlarla beraber terör örgütleriyle beraber bu yolda yürümedi mi? Benim Kahramanmaraşlı kardeşlerim, edeler, bu teröristlerle beraber olanlara oy verir mi?" diye soran Erdoğan, şöyle konuştu:

"Öyleyse 28'inde de ben inanıyorum ki sizler, bay bay Kemal'e hakikaten 'vah vah Kemal' diyeceksiniz. Aslında bunlar kaybettikleri her seçimin ardından milletimize demediklerini bırakmadılar. Ülkeye kayda değer hiçbir eser kazandıramadıklarına, millete hizmet etmek yerine değerlerine düşmanlık yaptıklarına bakmadan yalan ve iftira siyasetiyle iktidarı umar olmayınca da hüsrana uğrarlardı. 'Bidon kafalı' dedikleri, 'göbeğini kaşıyan adam' dedikleri 'makarnacı' dedikleri milletin iradesine sahip çıkması, bu tek parti artığı faşistleri çılgına çevirirdi. Kendi küçük dünyalarında kurdukları Türkiye hayaliyle ülkenin ve milletin gerçekleri arasındaki fark, yüzlerine bir Osmanlı şamarı gibi inince adeta deliye dönerlerdi. Her seçimde yaşadıkları hezimeti 14 Mayıs'ta da yaşadılar. Bu defa ise kinlerini ve nefretlerini özellikle depremzede kardeşlerimize yönelterek, alçaklığın, evrensel tarihinde yeni bir sayfa açtılar. Tabii onlarla beraber gencinden kadınına, emeklisinden işçisine, çiftçisinden yurt dışındaki vatandaşlarımıza kadar herkes bu kin ve nefret hezeyanından payına düşeni aldı. Aman Allah'ım. Ne demediler? Ne yapmadılar ki? Sizlerin huzurunda tekrarlamaya edebimin ve vicdanımın el vermeyeceği ifadelerle, mesajlarla, videolarla saldırıya geçtiler. Depremzedeleri kaldıkları yerlerden çıkarmaya kalkmaktan buralarda kurdukları çadırları toplamaya, hizmet araçları geri çekmeye kadar yapmadık terbiyesizlik bırakmadılar. On binlerce vatandaşımızın kanını döken terör örgütlerine ve yandaşlarına kucaklarını sonuna kadar açanlar, depremzede kardeşlerimizin tercihlerine tahammül edemediler."

"Deprem şehirlerimizin umutla geleceklerine sarılışını kabullenemediler"

Erdoğan, "Diyarbakır'da 51 Kürt vatandaşımızın kanına bunlar girmedi mi?" diye sorarak, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "Selo'yu eğer serbest bırakmak istiyorsanız oyunuzu bana vereceksiniz." dediğini belirtti.

"Kim bu Selo?" diyen Erdoğan, şöyle devam etti:

"Terörist. 51 Kürt kardeşimizin Diyarbakır'da ölümüne neden olan terörist. Şimdi eğer Erdoğan kardeşiniz yola devam ederse adalet neyi gerektiriyorsa o olur, bunun dışında bir şey olamaz. Bu teröristleri 'biz kapıları kıracağız, cezaevlerini açacağız, bunları dışarı bırakacağız.' Yok öyle bir şey, adalet neyi gerektiriyorsa o. Küresel emperyalistlerin ülkemize yönelik sinsi oyunlarının figüranlığına hevesle koşanlar, deprem şehirlerimizin umutla geleceklerine sarılışını kabullenemediler. Ülkeyi Londra tefecilerinin eline bırakmaya, gençlerimizin teknoloji hayallerinin sembolü kurumlarımızı birilerine peşkeş çekmeye niyetlenenler, bu şehirlerimizin ayağa kalkma gayretlerini umursamadılar. Elbette biz hiçbir depremzedemizi bunların insafına terk edecek, ortada bırakacak değiliz. Şartlar ne olursa olsun biz devletimizle, AFAD'ımızla tüm depremzedelerimizi Allah'ın izniyle yeniden ayağa kaldıracağız. Deprem bölgesinde yaptığımız çalışmaların şahidi sizlersiniz. Diğer şehirlere giden depremzedelerimize nasıl yardımcı olduğumuzu da oradaki kardeşlerimiz gayet iyi biliyor. Biz eser ve hizmet siyaseti yaparken kimsenin kökenine, inancına, mezhebine, meşrebine, siyasi tercihine bakmayız."

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Van'da deprem olduğunda oradaki oy oranlarının ne olduğunu bildikleri halde hemen gittiklerini, gece gündüz çalışıp şehri adeta yeni baştan inşa ettiklerini belirterek, "İzmir'de deprem oldu. Bay bay Kemal oranın milletvekili. Oradaki oy oranımızın ne olduğunu bildiğimiz halde hemen gittik. Yine geceli gündüzlü çalışarak yıkılanların yerine yenisini yaptık. Bay bay Kemal'in belediye başkanı, İzmir, kahir ekseriyetle onlarda. Peki ne yaptılar? Hiçbir şey." diye konuştu.

Hatay Defne'de de hastane ihtiyacı olduğunu ve oradaki oy oranlarının ne olduğuna bakmadıklarını belirten Erdoğan, şunları kaydetti:

"Yüzde 80 CHP'nin oyu var. İki ay içinde hatta bilemedin üç ay, en güzeliyle, en moderniyle, yeni bir hastaneyi oraya kazandırdık. Yarın açılışını yapacağız. İnşallah en kısa sürede hasta kabulüne de başlayacağız. Bizim ne siyaset anlayışımız, ne devlet yönetimi anlayışımız, aksi bir tavrı kabul etmez. İşte bunun için bizim Kazandığımız yerde ne diyoruz? Hiç kimse kaybetmez. Biz kazanırsak millet kazanır. Biz kazanırsak ülke kazanır. Biz kazanırsak çalışanlar kazanır, girişimciler kazanır, emekliler kazanır, gençler kazanır, kadınlar kazanır. Biz kazanırsak mazlumlar kazanır, mağdurlar kazanır. Velhasıl biz kazanırsak herkes kazanır ama CHP Genel Başkanı ve ekibi ne yapıyor? Daha bitmemiş bir seçimin ilk tur sonucu üzerinden tehdit ve hakaret diliyle önlerine geleni itiyor, kakıyor, ötekileştiriyor. Bunca fark yedikleri seçimde bile nasıl böylesine bir kibir, böylesine bir nobranlık havası içine girdiklerini gördünüz. Allah muhafaza, ülkenin kaderinde söz sahibi olmaları durumunda bunların neler yapabileceklerini varın siz hesap edin."

"28 Mayıs'ta işimizi yarım bırakmayacak, tamama erdireceğiz"

Cumhurbaşkanı Erdoğan, 14 Mayıs seçimlerini millete, Cumhuriyetin yeni asrına giriliyor olunmasından aldıkları ilhamla Türkiye Yüzyılı'nı vadettiklerini belirterek, "Türkiye Yüzyılı öyle içi de altıda boş bir vizyon denemesi değildir. Tam tersine bu vizyonu ülkemize 21 yılda kazandırdığımız güçlü eser ve hizmet altyapısı üzerine bina ettik. Bugüne kadar eğitimde, sağlıkta, adalette, güvenlikte, ulaştırmada, enerjide, sanayide, tarımda, sporda, sosyal yardımlarda velhasıl her alanda sağlam temeller attık. Asırlık demokrasi ve kalkınma eksiklerini giderirken gözümüz hep 2023'teydi." dedi.

Dünyada, bölgede ve ülkede yaşanan her gelişmeyi, her beklenmedik hadiseyi, her potansiyeli bu anlayışla yönettiklerini, yönlendirdiklerini anlatan Erdoğan, şöyle devam etti:

"İşte bugün o gündür. Bugün hayallerimizi hayata geçirmek için ilk adımı atma günüdür. Bugün evlatlarımıza güçlü ve müreffeh Türkiye'nin müjdesini paylaşma günüdür. Sizler 14 Mayıs'taki tercihinizde işte buna sahip çıktınız. Allah'ın izniyle 28 Mayıs'ta işimizi yarım bırakmayacak, tamama erdireceğiz. Peki, 28 Mayıs'ta sandıkta neyi yarım bırakmayacağız? Bayrağı yerde bırakmayacağız. Kandil'dekilerin bayrağı var mı? Paçavraları var. Onun uzantılarının var mı? Aynı. Bunlar kendi odalarına Türk Bayrağını koymayacak, asmayacak kadar bayrağımıza ihanet içindeler. Vatanı sahipsiz bırakmayacağız. Emekleri karşılıksız bırakmayacağız. Kimseyi umutsuz, sevgisiz, yolda, çaresiz, açıkta, muhtaç ve şefkatsiz bırakmayacağız. Bunları, 81 vilayetimizin hiçbirini 85 milyon vatandaşımızın hiçbir ferdini, gönül coğrafyamızda kalbini ve gözünü bize dikmiş hiçbir kardeşimizi dışarıda bırakmadan hepsini kucaklayarak yapacağız."

"Kendine yeni maskeler hazırlamış"

Ülkenin ve milletin derdiyle dertlenmeyenlerin oynadıkları tiyatronun seçim sandığından çıkan sonuçlara verilen tepkiyle bozulduğunu söyleyen Erdoğan, şunları kaydetti:

"Her gün bir başka maskeyle milletin karşısına çıkanlar gün gelir işte böyle gerçek yüzleriyle yakalanır. CHP Genel Başkanı, 28 Mayıs için kendine yeni maskeler hazırlamış ama artık beyhude bir uğraş içinde. Çünkü milletimiz onun ve CHP Genel Merkezi'nden yönettiği trol ordusun derdinin ülkeye hizmet etmek değil ülkeyi birilerine peşkeş çekmek olduğunu gördü. Terör örgütleriyle halen kol kola yürürken, ağzından çıkan hiçbir sözün değeri yoktur. Bay bay Kemal kimlerle kol kola? Terör örgütleriyle, PKK'yla onların uzantıları parlamentodaki sözde partiyle. Tefeciler onu destekleyen operasyonlarını kesintisiz sürdürürken, ağzından çıkan hiçbir sözün değeri yoktur. Kendi partisi bile kazanmayacağına inanırken, masa yumruklayarak attığı nutukların hiçbir değeri yoktur.

Bunun için kalbiyle bizim yanımızda yer alan herkese düşen önemli bir görev var. Asla rehavete kapılmıyoruz, zafer sarhoşluğu içine girmiyoruz. İkinci turda, 14 Mayıs'ta sandığa giden tek bir vatandaşımızın dahi fire vermesini istemiyoruz. İlk turda diğer adaylara oy vermiş kardeşlerimizin ülkenin ve milletin aydınlık geleceği için bu defa bize destek vermesini bekliyoruz. CHP Genel Başkanı'nın aylardır oynadığı oyunun artık bittiğini gören sağduyu sahibi vatandaşlarımızın tercihlerini bir kez daha gözden geçireceklerini umuyoruz."

Alandakilere sorduğu, "İnşallah 28 Mayıs akşamı hep birlikte kazandığımızın müjdesini milletimizle paylaşmaya hazır mıyız?" sorusuna "Evet" karşılığını alan Erdoğan, alandakilerle, "Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet. Bir olacağız, iri olacağız, diri olacağız, kardeş olacağız, hep birlikte Kahramanmaraş olacağız, Türkiye olacağız." sözlerini tekrarladı.

Programda Erdoğan'a, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan ve AK Parti Genel Başkanvekili Binali Yıldırım ile bazı milletvekilleri de eşlik etti.

(Bitti)