Halep’teki Patlamalar ve Bölgedeki Durum

Halep'te ve çevresindeki bölgelerde son dönemde yaşanan patlamalar, Ortadoğu'daki çıkar savaşlarının ve bölgedeki istikrarsızlığın giderek arttığını gösteriyor. 7 Ağustos'ta Halep'in kuzeyindeki Azez'de bir soğuk gıda kamyonunun patlaması, 21 kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden oldu. Bu patlamadan bir hafta sonra, Halep'in batısındaki Afrin'de bir araca yerleştirilen patlayıcının infilak etmesi, Suriye'nin kuzeybatısındaki muhaliflerin kontrolündeki bölgelerde, özellikle Türkiye destekli Suriye Milli Ordusu'nun (SMO) kontrolündeki bölgelerdeki benzer saldırıları hatırlattı. 14 Temmuz'da ise Halep'in doğusundaki El-Bab kentinde kimliği belirsiz bir cisim patlamış, bu patlama sonucunda çok sayıda kişi hayatını kaybetmişti. Azez ve Afrin'deki bu patlamalar, Ankara ile Şam arasında yeniden devreye giren yakınlaşma sürecinden ve Suriye Demokratik Güçleri'nin (SDG) çeşitli taraflarla diyaloğa hazır olduğunu gösterme çabalarından sonra gerçekleşmesi dikkat çekti. SDG, Temmuz ve Ağustos aylarında saldırılarını yoğunlaştırarak, Suriye muhalefetiyle diyaloğa hazır olduğunu bildirmesine rağmen, SMO noktalarına yönelik saldırılarına devam etti. Jusoor Araştırma Merkezi'nden Bassam es-Süleyman, bu patlamaların SDG'nin "kuzeyde istikrarsızlığa yol açabileceği" yönündeki mesajları olduğunu öne sürdü. Ayrıca, rejim hücrelerinin de bu saldırılarda rol oynayabileceği, Ankara'nın geri çekilme taleplerine yanıt olarak Türk güçlerine baskı yapmak için bu tür eylemlerde bulunabileceği ifade edildi. Suriye İslam Konseyi ise Azez patlaması sonrası SDG'nin bölgeye düzenlediği roket saldırısını kınayarak, bu tür ihlallerin yalnızca Suriye rejiminin ve SDG'nin çıkarlarına hizmet ettiğini belirtti. Halep ve çevresinde yaşanan bu olaylar, bölgedeki güvenlik durumunun ne kadar kırılgan olduğunu ve bölgedeki çıkar gruplarının mücadelesinin sürdüğünü gösteriyor. Kaynak:Yeniçağ