House of the Dragon Dizisinin Yeşil Kraliçesi Alicent Hightower Hakkında Bilmeniz Gereken Her Şey

Biliyorsunuz ki House of Dragon ile özlediğimiz Westeros evrenine geri döndük. Taht savaşlarını ve ejderhaları özlemiştik! Diziyi daha iyi anlamanız ve seyir zevkinizi ikiye katlamanız için için Alicent Hightower karakterini sizler için detaylı anlattık. Hadi buyurun.

Aman dikkat❗️Ufak tefek spoiler'lar içerir, uyarmadı demeyin...

Kaynak: https://awoiaf.westeros.org/index.php...

House of the Dragon televizyon uyarlamasında Emily Carey ve Olivia Cooke tarafından canlandırılan Alicent Hightower karakteri kimdir, gelin bir bakalım...

Alicent, Hightower Lordu Otto Hightower'ın kızıdır. Babası Kral Jaehaerys Targaryen tarafından Kral Eli ilan edildiğinde, on üç yaşındaki Alicent, kardeşleri ve annesiyle birlikte sarayda babasına eşlik etti. Alicent sağlığı bozulan Kral Jaehaerys'in arkadaşı oldu. Yemeklerini getirdi, yıkanmasına ve giyinmesine yardım etti ve ona kitap okudu. Kral Jaehaerys bazen onu kızı Saera Targaryen ile karıştırdı.

Otto Hightower, daha sonra Kral Viserys Targaryen'in da Kral Eli olduğu için Alicent de sarayda kalmaya devam etti.

Kraliçe Aemma Arryn'in ölümüyle Kral'ın tekrardan evlenmesi gerekiyordu. Viserys de Alicent'i eşi olarak seçti. Bekaretini Prens Daemon'a verdiği ve hatta Kraliçe Aemma hala hayattayken Viserys ile birlikte oldukları söylentileri dolaşmaya başlayınca, bazıları Alicent'in erdeminden şüphe etti. Hatta bazıları, Alicent'in  Jaehaerys'in son dönemlerinde bir yardımcıdan daha fazlası olduğunu öne sürüldü. Ancak sizin de bildiğiniz gibi bu bilgilere dizide değinilmedi ve erdemli bir Alicent portesi çizildi.

Başlangıçta, Kraliçe Alicent'in üvey kızı Prenses Rhaenyra Targaryen ile iyi bir ilişkisi vardı.

Alicent, Viserys ile evlendikten sonra Rhaenyra ile aralarındaki ilişki bozulmaya başladı.

Alicent'in Viseys'ten dört çocuğu oldu: Prens Aegon, Prenses Helaena, Prens Aemond ve Prens Daeron.

Ancak Viserys'in varisi Rhaenyra'ydı. Viserys, Aegon'u varisi ilan etmediği için Alicent ve Rhaenyra arasındaki çekişme uzun süre devam etti.

Alicent'in en büyük destekçisi, babası Sör Otto Hightower'dı.

111 F.S. de, kralın Kraliçe Alicent ile evliliğinin beşinci yıldönümünde King's Landing'de büyük bir turnuva düzenlendi. Açılış şöleninde Alicent yeşil bir elbise giyerken, Rhaenyra Targaryen kırmızısı ve siyahı giymişti. Daha sonra prensesi destekleyenlerden 'siyahlar', kraliçeyi destekleyenlerden 'yeşiller' diye bahsetmek bir gelenek haline geldi.

Daemon Targaryen, Alicent ve oğullarından haz etmezdi.

Alicent'in oğullarının, Deamon'ı veraset çizgisinde geri atması Deamon'ın düşmanlığının ana sebebidir. Bu yüzden Deamon, Aegon ve Aemond ile iyi anlaşamazdı. Alicent, oğlu Aegon'un tahta geçmesini istediği için Rhaenyra on altı yaşına geldiğinde prensesin Aegon'la evlenmesini istedi. Ancak Viserys bu teklifi reddetti.

Rhaenyra evlendiğinde, Alicent yeşiller takımı için yeni bir üye bulmuştu: Rhaenyra'nın eski kişisel muhafızı Sör Criston Cole.

Criston, Rhaenyra'nın düğünü için yapılan turnuvada Alicent'in desteğiyle savaştı ve kısa süre sonra Alicent'e yemin etti. Yıllar içerisinde yeşiller ve siyahlar arasındaki düşmanlık derinleşti. Rhaenyra, ne kendisine ne de kocası Sör Laenor Velaryon'a hiç benzemeyen Prens Jacaerys ve Lucerys'i doğurmuştu. Alicent, çocukların Sör Harwin Strong'dan olduğunu düşünüyordu ancak Viserys bu fikri hiçbir zaman kabul etmedi.

Rhaenyra'nın oğlu Lucerys, Alicent'ın oğlu Aemond'un sağ gözünü çıkardığı bir olaya karıştı.

Alicent buna çok sinirlenmişti ve intikam istedi. Oğlunun gözüne karşılık Lucerys'in de tek gözünü istedi. Bu olaydan sonra Kral Viserys, Alicent ve çocuklarının Kral'ın Şehri'ndeki sarayda kalacağını, Rhaenyra ve ailesinin ise Ejderha Kayası'nda kalacağını ilan etti. O yıl Rhaenyra ve Deamon evlendi ve ilk çocukları Aegon doğdu. Alicent, çocuğun adının Aegon olduğunu öğrenince öfkelendi çünkü kendi oğlunun adı da Aegon'du. Siyahlar ve yeşiller arasındaki soğuk savaş giderek büyüdü.

Kral Viserys öldüğünde, Alicent Rhaenyra'ya haber vermeden Aegon'u tahta çıkardı.

Alicent Rhaenyra'ya cömert bir teklifte bulundu. Demir Taht'ın önünde boyun eğmesi ve destekçilerine af dilemesi halinde Ejderha Kayası'nın leydisi olarak kalmasına ve ölümünden sonra toprakların Jaecerys'e, Driftmark'ın ise Lucerys'e geçmesine izin verdiğini söyledi. Ancak Rhaenyra bu şartları reddetti ve savaş kaçınılmazdı.

Savaş, Aemond'ın Lucerys'i öldürmesiyle iyice kızıştı.

Siyahlar, Alicent'in odasına girdiler, hizmetçisini öldürdüler ve Alicent'i bağlayıp ağzını tıkadılar. Helaena çocuklarla birlikte Alicent'ın odasına geldiğinde, Rhaenyra'nın oğlu Lucerys'in intikamını almak için Aegon'un en büyük oğlu ve varisi Prens Jaehaerys'i öldürdüler. Helaena daha sonra kederden deliye döndü. Aegon, hayatta kalan oğlu Prens Maelor'u büyütmesi için annesi Alicent'e verdi.

Rook's Rest'teki savaştan sonra binlerce insan başkentten kaçmaya başladığında Alicent, King's Landing'in kapılarını kilitledi.

Rhaenyra'nın Prens Aemond ve Prens Daeron'a karşı planladığı seferleri duyduktan sonra, Alicent barış için yalvardı. Yedi Krallık'ın Rhaenyra ve Aegon arasında bölünmesini istedi. Rhaenyra, tahtı ondan çaldıklarını ve oğlunu öldürdüklerini söylereyerek bu teklifi reddetti. Alicent Lucerys'in Strong olduğunu ve Targaryen kanı dökülmediğini iddia ettiğinde Rhaenyra öfkelendi ve bir daha böyle konuşursa Alicent'ı dilini kesmekle tehdit etti.

Helaena'nın sağlık durumu giderek kötüleşti ve intihar etti.

Aemond, Tanrıların Gözü Üzerindeki Savaş'ta Daemon ile savaşırken öldü. Prens Daeron, İkinci Tumbleton Savaşı'nda öldü Alicent'in torunu Maelor, Bitterbridge'de öldü.

Rhaenyra Ejderha Çukuru'nun Baskını'ndan sonra başkentten kaçtı.

Alicent tüm bunlar olurken başkentteydi. Aegon, Ejderha Kayası'nın düşmesinden sonra Rhaenyra'yı ejderhası Sunfry'ın önüne attı. Hükümdarlığının ilerleyen yıllarında komplocular Aegon'a karşı komplo kurdular.  Kral zehirlenmiş olarak bulundu ve Alicent, Velaryons tarafından tutuklandı.

Alicent, hayatının son yılını odasında geçirdi. Tek arkadaşı, hizmetçi kızları ve muhafızları olan septasıydı. Alicent sık sık ağladı, kendi kendine konuşmaya başladı ve yeşil rengi sevmemeye başladı.