İmamoğlu: İstanbul’u korumak için sandığa gidin
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) Başkanı Ekrem İmamoğlu, Üsküdar Yavuztürk Mahallesi'nde; "Sizden istirhamım; lütfen ama lütfen, geçen seçimde sandığa gittiğinizden daha fazla sandığa gideceksiniz. Bu sefer sadece Kemal Kılıçdaroğlu'nu seçmek için gitmeyeceksiniz. İstanbul'u korumak için gideceksiniz. İstanbul'u bu rantçılardan korumak için gideceksiniz" diye konuştu.
İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, Üsküdar'ı ziyaret etti. İmamoğlu, Üsküdar'ın Küçüksu Mahallesi Kapalı Spor Salonu inşaatında incelemelerde bulunduktan sonra eşi Dilek İmamoğlu ile birlikte Yavuztürk Mahallesi'nde, mahalle sakinleri ile bir araya geldi.
"İNANIN, ÜSKÜDAR BELEDİYE BAŞKANI AKP'Lİ, KADIKÖY'ÜN BELEDİYE BAŞKANI CHP'Lİ DİYE BAKMADIK"
İmamoğlu, burada kendisini karşılayan kalabalığa şöyle seslendi:
"Şehrimizin her sorunu ile ilgileneceğiz. Şehrimizin sorunlarını çözerken hiç kimsenin partisine, oyuna bakmayacağız. İnsanlarımıza eşit hizmeti mutlaka yerine getireceğiz demiştik. Allah şahit, İstanbul'un 39 ilçesine özenle yaklaştık. Üsküdar'da alt yapıdan kültür merkezlerine, otoparklardan İSKİ ile yatırımlarına, kentsel dönüşümden birçok noktadaki çalışmalarımızı sıralayabilirim. İnanın, Üsküdar belediye başkanı AKP'li, Kadıköy'ün belediye başkanı CHP'li diye bakmadık. Hep bir masamız oldu, ortak çalıştık. O sözümüzü nasıl o gün yerine getirmişsek, bugün de diyoruz ki Türkiye'nin ihtiyacı olan şey partizanlığın sona erdiği milletimizin sorunlarının konuşulduğu ve milletimizin sorunlarına çözüm bulunduğu bir dönemin Türkiye'mizde var olması.
"MÜLKİYET SORUNUNU BİZ ÇÖZECEĞİZ' DİYORLARSA; ONLAR SİZİ KANDIRIYORLAR. ONLARA SAKIN İNANMAYIN"
Bakın çocuklarımız en üst seviyede eğitimden sorunları var. Çocuklarımız okullara giderken, anneler, onların beslenme çantalarını dolduramamaktan şikayetçi. Ortaokul, liseye giden çocuklarımız, eğitim sistemi ve sınav sistemi altında büyük sorunlar yaşıyorlar. Hanımefendiler, beyefendiler, evlatlarının işsizlik sorunuyla her yerde yüzleşmek ve bu konuda dertleşmek zorunda kalıyorlar. Dünyada en yoğun işsizliğin yaşandığı ülkelerden birisinde yaşıyoruz. Dünyada en zor ekonomik koşullarda yaşayan bir ülkede yaşıyoruz. Bütün bu sorunlar varken, Yavuztürk Mahallesi'nin tapu sorunu varken, Yavuztürk Mahallesi'nin kentsel dönüşüm sorunu varken, bütün bu konuları çözmek varken, 22 yıldır bu ülkeyi yöneten ve yaklaşık 20 küsur yıldır bu ilçeyi yöneten ve neredeyse bizden önce 25 yıldır bu şehri yöneten insanlar, size seçime bir ay kala gelip -bakanıyla, belediye başkanıyla- bu sorunu biz çözeceğiz. Türkiye'de tekrar iktidar olursak, Yavuztürk'ün tapu sorununu, mülkiyet sorununu biz çözeceğiz' diyorlarsa; onlar sizi kandırıyorlar. Onlara sakın inanmayın.
"BU SİSTEM OLDUĞU SÜRECE NE YAVUZTÜRK'ÜN SORUNU ÇÖZÜLÜR NE ÜSKÜDAR'IN SORUNU"
Bırakın Kanal İstanbul'u, bilmem neyi; gelin, Yavuztürk'te kentsel dönüşümü çözelim. Gelin, Sarıyer'de kentsel dönüşümü çözelim. Pendik'te, Kartal'da birçok ilçemizde bu sorunları beraber çözelim. Binalarımızı güçlendirelim, depreme dayanıklı hale getirelim. Bu işin çözümü birlikte olur, bir arada olur. Bir araya gelirsek olur; ilçe belediyesi, Büyükşehir Belediyesi, devletin bakanlıkları… Ama bakanla konuştuğumuzda hepsinin tek işareti var: 'Bize değil, yukarıya söyle.' Yani tek adam. Her konunun tek kişide toplandığı bu sistem olduğu sürece ne Yavuztürk'ün sorunu çözülür ne Üsküdar'ın sorunu çözülür ne de Türkiye'nin sorunu çözülür.
"O SARAY, BU MİLLETİN SORUNLARINA ÇÖZÜM OLAMIYOR"
Bu sistem, bütün konuları Saray'a tıkadı. ve o Saray, bu milletin sorunlarına çözüm olamıyor. Enflasyonu yukarıya tırmandırıyor. Dövizi yukarıya tırmandırıyor. Herkesin cebindeki para pul oldu. Mutfağınızdaki yangın, artarak devam ediyor. Ama biz diyoruz ki; yeni sistemle beraber, bu milletin evlatlarıyla, sizin liyakatli evlatlarınızla -onların tanıdığı üç-beş kişiyle değil, tanıdıktan, eş dosttan bakan yaparak değil- biz bu memleketi ayağa kaldıracağız. Size söz veriyoruz. Yavuztürk'ün de tapu sorununu biz çözeceğiz. Kentsel dönüşüm sorununu biz çözeceğiz. Bunlar yapamaz. Bakın bunlar sorunları çözemedikleri an ne yapıyorlar? Sorunları çözemeyince geliyorlar diyorlar ki, 'Ekrem terörist! Kemal Kılıçdaroğlu hain' O şöyle, bu böyle!' Ağızlarından bu düşmüyor. Bakın sevgili hemşehrilerim; bir CHP'liye değil, Ekrem İmamoğlu'na değil, bu milletin hiçbir evladına, bir Allah'ın kulu 'terörist' diyemez kardeşim. Herkes bu canım vatanın, bu memleketin bayrağına aşık, milletine aşık, vatanına aşık bir vatandaşıdır. Bunu niye yapıyorlar biliyor musunuz? Bir çünkü yapacak bir şeyleri kalmadı. Çünkü seçimi kaybedecekler ve gideceklerini görüyorlar. Tek medet umdukları şey; çamur atmak, iftira atmak, insanlarına laf atmak. Bu lafları atarak, gerçek sorunların ve konuların üstünü kapatmaya çalışıyorlar.
"SİZDEN İSTİRHAMIM; LÜTFEN AMA LÜTFEN, GEÇEN SEÇİMDE SANDIĞA GİTTİĞİNİZDEN DAHA FAZLA SANDIĞA GİDECEKSİNİZ"
Sizden istirhamım; lütfen ama lütfen, geçen seçimde sandığa gittiğinizden daha fazla sandığa gideceksiniz. Bu sefer sadece Kemal Kılıçdaroğlu'nu seçmek için gitmeyeceksiniz. İstanbul'u korumak için gideceksiniz. İstanbul'u bu rantçılardan korumak için gideceksiniz. Bakın Yavuztürk'ten dönün yüzünüzü öbür tarafa; koca koca gökdelenler. Onları yapan, bunların şehircilik bakanlıkları. Ama onların gözü burayı görmez, orayı görür. Çünkü onlar, beton işinden iyi anlıyorlar. Onlar, kanal işinden iyi anlıyorlar. Rant işinden iyi anlıyorlar. Biz, insanların ihtiyacından iyi anlıyoruz. Onun için sevgili annelerimize, 0-4 yaş arası bebekleriyle gezmeleri, dolaşmaları için ücretsiz 'anne kartı' verdik. Ben, 'Anne kartı vereceğim' dediğim zaman, Sayın Cumhurbaşkanı dedi ki o zaman, 'Kimin parasını kime veriyorsun?' Ben de dedim ki; 'Milletin parasını millete veriyorum. Sana ne? Sana ne?' Şimdi 'Anne Kartı' 500 bine yakın anne kullanıyor. Onun için hiç kreş yoktu. Kreşler açıyoruz. Onun için hiç öğrenci yurdu yoktu. Sıfırdı. Şimdi 5000 yatak kapasiteye ulaştık. Bunun gibi nicelerini anlatabilirim. Siz bu memleketin insanları olarak, elinizi vicdanınıza koyup, adaletiniz ve ahlakınızla, erdeminizle baktığınızda, eminim ki bu sistemi, çöpe atacaksınız. Yeni sistemin gelmesi için de Sayın Kemal Kılıçdaroğlu'na oy vereceksiniz.
"BU SEÇİMDE HEP BİRLİKTE SANDIKLARA SAHİP ÇIKACAĞIZ"
Bu seçimde mutlaka oy kullanacağız. Bu seçimde hep birlikte sandıklara sahip çıkacağız. Bu seçimde, her bir arkadaşınızı teşvik edeceksiniz, ikna edeceksiniz ve bu sistemin değişimine katkı sunacaksınız. Her birinizin demokrasi kahramanı ve demokrasi neferi olmanızı istiyorum. Hep birlikte kazanmaya Yavuztürk hazır mı? Hep birlikte çalışmaya, sandığa gitmeye hazır mıyız? İstanbul için, bu kardeşiniz için, bu güzel kentin, o rantçıların eline düşmemesi için, sevgi dolu yüreğimizle bu memleketin her köşesini ve İstanbul'umuzu korumak ve geliştirmek için size söz; her şey çok güzel olacak. Yavuztürk Mahallesi, haftaya pazar demokrasi bayramını kutlamak üzere, sağlıcakla kalın."