06 Ocak 2025 Pazartesi
Beşiktaş’ın teknik direktör adayları arasında yer alan Sergen Yalçın, görevi kabul etmeme nedenlerini açıkladı. Beşiktaş Başkanı Serdal Adalı ile yapılan görüşmelerin ardından, Sergen Yalçın’ın bu süreçte teknik direktörlük görevini üstlenemeyeceği kesinleşti. Ünlü teknik adam, kararını gerekçelendirerek kamuoyuyla paylaştı.
Sergen Yalçın, yaptığı açıklamada ailesinin içinde bulunduğu zor duruma dikkat çekerek, şu ifadeleri kullandı:
“Başkanla bir araya geldik. Çok konsantre olamayacağımı açıkça söyledim. Teknik direktörlük ciddi bir odaklanma gerektiriyor. Ancak ailevi sorumluluklarım ve sağlık sorunları nedeniyle bu dönemde Beşiktaş’a faydalı olamayacağımı ilettim. Başkan da bunu anlayışla karşıladı.”
Yalçın, açıklamalarında özellikle kardeşinin ciddi bir tedavi sürecinden geçtiğine vurgu yaptı:
“Kardeşim yaklaşık iki yıldır zor bir tedavi sürecinden geçiyor. Yılbaşından hemen sonra ani bir sağlık krizi yaşadı ve yoğun bakıma alındı. Bu süreçte önceliğim tamamen ailem oldu. İnsanların bu durumu anlamasını istiyorum. Ailem her şeyden önemli.”
Yalçın, Beşiktaş camiasıyla iyi ilişkiler içinde olduğunu da belirtti ve şunları ekledi:
“Serdal ağabeyle uzun süredir iyi bir diyaloğumuz var. Görüşmelerimizde takımla ilgili düşüncelerimi paylaştım. Ancak bu dönemde, ailemin içinde bulunduğu sıkıntılar nedeniyle, takımı yönetmek gibi büyük bir sorumluluğu üstlenmem mümkün değil.”
Sergen Yalçın, Beşiktaş taraftarının bu süreçte göstereceği anlayış ve desteğin kendisi için büyük önem taşıdığını söyledi. Ünlü teknik direktör, gelecekte şartların değişmesi durumunda farklı bir karar alınabileceğini de ima etti.
“Şu an için önceliğim ailem. İnşallah kardeşim toparlandığında daha farklı bir süreç yaşayabiliriz. Beşiktaş camiası benim ailem kadar değerli, ancak şu anda onlara hakkıyla hizmet edebilecek durumda değilim,” diyerek sözlerini tamamladı.
Beşiktaş, teknik direktörlük koltuğu için henüz net bir aday belirleyemedi. Bu süreçte taraftarların gözleri yönetimden gelecek yeni açıklamalara çevrildi.
Kaynak:https://www.medyaradar.net/
Türk arabesk müziğinin dev isimlerinden Ferdi Tayfur, tedavi gördüğü hastanede 79 yaşında hayatını kaybetti. Usta sanatçının vefatı, yalnızca müzik dünyasında değil, Türkiye genelinde derin bir üzüntü yarattı. Tayfur’un son günlerine dair detaylar ve kızıyla barışma isteği ise gündeme damga vurdu.
Ferdi Tayfur’un cenaze töreninde, ailesi arasında yaşanan tartışmalar dikkat çekti. Sanatçının kızı Tuğçe Tayfur, cenaze sırasında fenalaşarak “Ayırdınız beni babamdan, yapayalnız kalmış burada babam” ifadeleriyle yaşadığı acıyı dile getirdi. Bu olay, Tayfur’un hayatının son dönemlerinde yaşadığı ailevi sorunları bir kez daha gündeme taşıdı.
Ferdi Tayfur’un en yakın dostlarından biri olan gazeteci Kenan Çınar, sanatçının ölümünden birkaç gün önce kendisiyle yaptığı görüşmeyi anlattı. Çınar, “Ferdi Tayfur benim için bir baba gibiydi. Antalya’da hastanede yanındaydım. Bana ‘İyileşiyorum’ dedi ve birlikte sarıldık. O anlar çok özel ve duygusaldı. Ancak ne yazık ki, kendisinden ayrıldıktan birkaç gün sonra vefat haberiyle sarsıldım” dedi.
Çınar, Tayfur’un son arzusu hakkında ise şunları söyledi: “Ferdi Tayfur’un en büyük dileği, uzun süredir küs olduğu kızı Tuğçe Tayfur ile barışmaktı. Bana, ‘Kızımla barışmak istiyorum’ dedi. Bu, onun hayattaki en büyük isteğiydi.”
Ferdi Tayfur’un kızıyla barışma arzusu, sanatçının vefatından sonra sosyal medyada büyük yankı uyandırdı. Hayranları, “Bir baba için en büyük acı, evladından ayrı düşmektir” gibi yorumlarla üzüntülerini dile getirdi. Kullanıcılar, Tayfur’un bu arzusunun gerçekleşemeden hayatını kaybetmiş olmasından dolayı duydukları üzüntüyü paylaştı.
Ferdi Tayfur’un son yıllarında yaşadığı ailevi sorunlar, sanatçının ölümünün ardından bir kez daha gündeme geldi. Özellikle kızı Tuğçe Tayfur ile yaşadığı anlaşmazlıklar ve aralarındaki mesafe, Tayfur’un yalnızlık çekmesine neden oldu. Sanatçının bu duygusal yükle hayatını kaybetmesi, ailesi ve hayranları için acı bir ders niteliğinde.
Türk müziğinde derin izler bırakan Ferdi Tayfur, eşsiz sesi ve unutulmaz şarkılarıyla milyonların sevgisini kazandı. Müziğin yanı sıra sinema alanında da adından söz ettiren Tayfur, kendine has üslubu ve duygusal eserleriyle bir döneme damgasını vurdu. Hayatı boyunca hem sahnelerde hem de özel yaşamında birçok zorlukla mücadele eden Tayfur, son yolculuğuna bu duygusal vasiyetle çıktı.
Sanatçının vefatı, ailesi ve hayranları için bir dönemin sonu anlamına gelirken, son vasiyeti barış ve sevginin önemini bir kez daha gözler önüne serdi. Ferdi Tayfur’un kızıyla barışma arzusu, geride kalanlar için bir mesaj niteliği taşıyor.
Kaynak:https://www.yenicaggazetesi.com.tr/
Kaynak: Snob Magazin
Avrupa genelinde etkili olan ve hızla yayılan ölümcül grip salgını, Türkiye’ye kadar ulaştı. Özellikle çocuklar ve yaşlılar arasında ciddi sağlık sorunlarına yol açan influenza B türü, Avrupa’daki sağlık sistemlerini zor durumda bırakıyor.
Yılbaşı tatili sonrası grip vakalarındaki ani artış, Fransa, İspanya, Macaristan ve Romanya başta olmak üzere birçok Avrupa ülkesinde hastaneleri alarm durumuna geçirdi. Uzmanlar, salgının Türkiye’yi de etkisi altına alabileceği konusunda uyarıda bulunuyor.
Fransa, influenza B kaynaklı grip salgınının merkezi haline geldi. Dr. Jean-Luc Leymarie, ülkedeki durumun ciddiyetine dikkat çekerek, “Uzun süredir böyle büyük bir salgın görmedik” dedi. Fransa’daki sağlık yetkilileri, ağır vakaların genelde aşılanmamış bireylerden oluştuğunu belirtti.
Benzer şekilde İspanya’da da grip vakaları hızla artıyor. Hastaneler, tatil sonrası başvurular nedeniyle dolup taşarken, önümüzdeki günlerde vaka sayılarının daha da yükseleceği öngörülüyor.
Macaristan, grip salgınının yayılmasını önlemek için ciddi önlemler aldı. Başkent Budapeşte’de bazı hastanelerde maske zorunluluğu getirilirken, ziyaretçi yasakları da uygulanmaya başlandı. Sağlık yetkilileri, önlemlerin etkisini görmek için yoğun çalışmalar yürütüyor.
Romanya’da grip vakaları, bir önceki haftaya göre neredeyse iki kat artarak 4.100’ü geçti. Ülkede dört kişinin grip nedeniyle hayatını kaybettiği doğrulandı. Özellikle Bükreş, Cluj ve Brasov şehirlerinde vaka yoğunluğu dikkat çekiyor. Yetkililer, okulların açılmasıyla salgının daha da şiddetleneceği uyarısında bulunuyor.
Avrupa’daki grip dalgası, Türkiye sınırlarına dayanmış durumda. Sağlık Bakanlığı, özellikle risk grubundaki bireyleri grip aşısı yaptırmaya davet ediyor. Hijyen kurallarına uyulması ve belirtiler görülürse hızlıca sağlık kuruluşlarına başvurulması gerektiği vurgulanıyor.
Türkiye’de alınabilecek önlemler şunlardır:
Uzmanlar, salgının bu kadar büyük boyutlara ulaşmasının başlıca nedenlerinden birinin aşı eksikliği olduğuna dikkat çekiyor. Dr. Olivier Lucidarme, “Grip aşıları, ağır vakaları önlemede kritik rol oynuyor” dedi.
Sağlık uzmanları, Türkiye’de de grip aşısı farkındalığının artırılması gerektiğini belirterek, özellikle risk altındaki gruplara aşı yapılmasının hayat kurtarıcı olabileceğini vurguluyor.
Kaynak:https://www.yenicaggazetesi.com.tr/
Kaynak: Euronews
Türk müziğinin unutulmaz isimlerinden Ferdi Tayfur’un vefatının ardından geride bıraktığı miras gündeme damga vurdu. 79 yaşında hayatını kaybeden sanatçının, şarkılarının yanı sıra dikkat çeken bir servet bıraktığı ortaya çıktı. Marmaris’teki yatırımları ve geniş gayrimenkul portföyü, miras konusundaki merakı artırdı.
Ferdi Tayfur’un Marmaris sevgisi, 1981 yılında Necla Nazır ile bir film çekimi sırasında başladı. Doğal güzelliklerine hayran kaldığı bölge, sanatçının hayatında bir dönüm noktası oldu. İlk olarak İçmeler’de mülk edinen Tayfur, daha sonra Gökbel Villaları’ndan bir ev ve bir apartman satın aldı. Sanatçının son durağı ise Marmaris’in en gözde lokasyonlarından biri olan Cennet Adası’ndaki evi oldu.
Ayrıca, Marmaris’te bir yarımada ve bir koyun Ferdi Tayfur’a ait olduğu iddiaları, bölgenin sanatçı için ne denli önemli olduğunu gözler önüne seriyor.
Ferdi Tayfur’un serveti sadece Marmaris ile sınırlı değil. Sanatçının memleketi Adana’da 50 dairesi, İstanbul’da ise 30 ev ve 6 villasının olduğu öğrenildi. Bu kapsamlı gayrimenkul yatırımları, Tayfur’un kazancını nasıl değerlendirdiğini ve geleceğe yönelik planlarını da ortaya koyuyor.
Ferdi Tayfur’un geride bıraktığı mal varlığının kimlere kalacağı büyük bir soru işareti. Ünlü sanatçının farklı dönemlerdeki ilişkilerinden beş çocuğu bulunuyor:
Bu geniş aile yapısı, mirasın nasıl paylaşılacağına dair spekülasyonları artırırken, hukuki sürecin nasıl işleyeceği merakla bekleniyor.
Ferdi Tayfur, yalnızca şarkıları ve filmleriyle değil, yatırım zekasıyla da iz bırakmış bir sanatçıydı. 30 albüm ve 30 sinema filmiyle milyonların gönlünde taht kuran sanatçı, geride bıraktığı eserleri ve mal varlığıyla uzun yıllar konuşulmaya devam edecek.
Kaynak:https://www.yenicaggazetesi.com.tr/
Kaynak: Haber Merkezi