Ersoy, mesajında, Atatürk’ün kurduğu hayalle asli kimliğine sımsıkı sarılmış bir milletin, ilimden sanata her alanda istikbale doğru kararlı adımlar attığını, medeniyetlere öncü ve örnek olduğunu, kanları ve canlarıyla kurtardıkları vatanın durmaksızın yarınlara yol aldığını gördüğünü belirtti.

Atatürk’ün bu hayalini milletiyle beraber 23 Nisan 1920’de ete kemiğe büründürdüğünü, İnönü, Sakarya ve Dumlupınar’da vurulan prangaları sökerek 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet’in ilanıyla Türkiye’nin bağımsızlığını tarihe not düştüğünü dile getiren Ersoy, 10 Kasım’ın, Atatürk’ü anlayan herkes için bu hayallerin, onlar üzerinde yükselmiş eserlerin ve hedeflerin bayrak değişiminin yapıldığı gün olduğunu vurguladı.

Ersoy, “Gerçekleşenleri, korunması gereken bir emanet, gerçekleşmesi lazım gelenleri birer görev ve sorumluluk olarak Atatürk’ün bizlere miras bıraktığı gündür 10 Kasım. Ne vedadır ne de ayrılık. Zira yoldan hiç ayrılmadık, hedeflerden hiç sapmadık.” ifadesini kullandı.

Mesajında Mustafa Kemal Atatürk’ün sözlerine de yer veren Ersoy, şunları kaydetti:

“İki Mustafa Kemal vardır: Biri ben, et ve kemik, geçici Mustafa Kemal… İkinci Mustafa Kemal, onu ben kelimesiyle ifade edemem. O ben değil, bizdir. O, memleketin her köşesinde yeni fikir, yeni hayat ve büyük ülkü için uğraşan aydın ve savaşçı bir topluluktur. Ben, onların rüyasını temsil ediyorum. Benim teşebbüslerim, onların özlemini çektikleri şeyleri tatmin içindir. O Mustafa Kemal sizsiniz, hepinizsiniz. Geçici olmayan, yaşaması ve başarılı olması gereken Mustafa Kemal odur.’

Cumhuriyetimizin kurucusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ü, vefatının 83. yıl dönümünde saygıyla, minnetle ve rahmetle anıyorum.”